manolya

Cumartesi, Ekim 29, 2005

20 Rastgele sey

Sevgili Tuhfe'nin sobeledigi grubun içinde ben de vardim ve cevaplamakta yine geciktim
Kafam bomboş basliyorum. Haydi bakalim, rastgele.

1. Artik internete girer girmez yaptigim ilk sey bloglarda gezinmek. Hiçbirini atlamak istemiyorum, içime sinmiyor. Maillerim birikiyor, birikiyor...
2. Bayram geliyor, daha temizlik yapilacak. Kararliyim, son güne yemek ve tatli disinda is bırakmayacagim.
3. Ne zaman ve nasil becerdim bilmiyorum ama bilegimi burkmusum, aciyor. Insallah çabucak geçer de islerimi engellemez.
4. Kardesimin bilgisayarinda yaziyorum, klavye çok küçük. Dün isyerindekini kullandigimda da çok kirlendigini farkettim. Seffaf oldugundan bütün tozlari gösteriyor. Söyle bir evirip çevirip baktim nasil açilir diye. Tuhfe olsaydi simdi açip temizlemisti diye düsündüm. Ben onun kadar becerikli degilim bu konuda ama hep tam tesekküllü bir alet çantam olsun istemisimdir.
5. Çok fazla dostum yok ama olanlar o kadar gerçek ki çok sansliyim bu konuda.
6. Elimde bitirmem gereken bir hirka var. Havalar iyice sogudu, biran önce giymek istiyorum. Bir süre çabuk bitecek isler yapmayi düsünüyorum.
7. Zorda kalirsam dikerim ama dikisi çok sevemedim. Özellikle kumaslari kesmek bana çok zor geliyor. Elim alissin diye ucuz parça kumaslar almistim, onlarla biraz ilgilensem diyorum.
8. Arada sakir sakir yagmur yagiyor. Bayilirim yagmurlu havalara. Yagmurla ilgili en güzel anim bir anda baslayip sele dönüsen bir yagmurda 3 arkadasimin birbiri ardina bizim eve siginmasiydi. Giysilerini ütü ve fön makinasi ile kurutmaya çalistik çünkü benim hiçbir seyim onlara uymuyordu. Artik kendi bedeninde arkadas bulacagini söylemisti içlerinden biri.
9. Itiraf ediyorum ben agirkanli bir Boga'yim. Arkadaslarimin çogu yay ve aslan gibi ates gruplarindan oldugundan bu durum daha çok göze batiyor.
10. Bu aralar canimi en çok yakan Malatya'daki yetistirme yurdunda olanlar. Bu konudaki bütün haberleri izliyorum ve suçlularin gerçekten cezalarini çekeceklerine inanmak istiyorum. Bütün bu tepkilerin baska yerlerde böyle insaf yoksunu insanlar varsa eger onlari da biraz yola getirecegini umarim. Bu kurumlar daha seffaf olmali ve sadece müfettisler degil bizler de kontrol edebilmeliyiz. Aslinda bu hepimizin ayibi, onlarin devletin korumasi altinda olduguna güvenip aklimiza cok az getiriyoruz. Yetkililerin bildikleri, gördükleri çok sey oldugunu söylemeleri karsisinda hayrete düsüyorum. Yapacaklari, yapmalari gereken çok sey oldugunun farkinda degil gibiler. Sahip cikacak yetkisi olanlarin sahip çıkmayip çocuklari yetersiz, sevgisiz ve vicdansiz ellere birakmalari çok büyük bir suç bence ve ayıp ve günah. Hepimizin hesap sorma hakkimiz var, onlar bizim çocuklarimiz. Simdilik sadece dua ediyorum ama bu konuda neler yapabilecegimi arastiracagim.
11. Yazi yazmayi unuttum neredeyse. Postaneye ise yillardir gitmiyorum, logosunun degistigini geçenlerde tesadüfen farkettim. Sanki çok gönderirmis gibi çesit çesit kartlar, mektup kagitlari almisim. Aslinda mektup, kart almak çok hosuma gider. Sagolsunlar, Almanya ve Hollanda'daki arkadaslarim bu konuda çok iyidirler.
12. Yünleri genellikle Kürkçü Han'dan aliyorum. 2. kati mutlaka geziyorum ve rengini, cinsini çok begendigim bir yün varsa sardirmadan bobin olarak aliyorum. Dügüm olmamasi hos oluyor aslinda ama baska bir yere tasimak zor oluyor. Bir de ayni renkten 2 kazak, 1 hirka, 1 atki, 3 sapka, 2 çift patik olmasi gibi bir dezavantaji var. Kolay kolay bitmediginden yeni yün de alamiyorum. Çoktandir istedigim renkte bir yün bulamadim. Tatli bir pembe veya lila, mor gibi olabilir. Ne için derseniz, bilmem, sadece içimi acacak bir renk istiyorum. Yün alirken belirleyici olan renktir benim için, cinsi ikinci plandadir.
13. Internette dolasirken kendi kendime konustugumu farkettim arkadaslar, yani sitelerinizle ilgili yorumlarim yazdiklarimla sinirli degil, sizlerle konusuyorum. Zaman zaman gözlerim doluyor. Evet ben fazlasiyla duygusalim. Yorumlarimin sonuna yazdigim "sevgiler" sadece bir kelime degil, o an size gercekten sevgilerimi yolluyorum.
14. Yarim islerle basim derte. Odami toplarken farkettim, sayilari sandigimdan çok daha fazla. Hep karar alirim bir is tamamladigimda bir de yarim islerden bitirecegim diye ama hergün yeni bir örnek çikiyor karsima, aklima yeni birsey geliyor, yapamiyorum.
15. Eskiden astroloji, tarot, fallar ilgimi çekerdi, artik ilgilenmiyorum. Film ve dizi zevkim de gizemli olanlardan komedi ve animasyonlara yöneldi.
16. Yüksek sesler beni çok rahatsiz eder. Babam televizyonun sesini çok açtigindan sürekli tartisiyoruz. Evde bana "ses polisi" diyorlar. En son gittigim film en çok sevdigim filmlerden olan "Amelie" idi. Küçücük sinema salonu ve çok yüksek ses yüzünden fenalik geçirdim. O günden beri sinemaya gidemiyor, evde film seyrediyorum.
17. Kokulara karsi çok hassasim. Favorim lavanta. Temiz kokulari ve hafif çiçek kokularini seviyorum.
18. Yazacak birsey bulamadigimdan kendimi anlatmaya basladim, oysa aklimiza gelen seyleri yazacaktik degil mi? Su an aklimda sadece yazimi bitirip internete girmek var. Daha Akçahan'in sitesine girip dogum gününü kutlayacagim.
19. Hobi siteleri ne kadar artti degil mi? Bazilarini yeni yeni farkediyorum. Zaman bulamadigimdan yemek sitelerini nadiren ziyaret edebiliyorum.
20. Kirtasiye malzemelerine bayiliyorum. Yegenim daha okula baslamadan önce yıgınla kalemi, silgisi, boyalari vardi. Eskiden bu kadar çok renk ve çesit yoktu, simdiki çocuklar çok sansli.

Bitti sonunda ama çok zor oldu. Farketmeden sonuna geldigini söyleyen arkadaslari kutluyorum. Ben de Yasemen'i sobeliyorum.

Pazar, Ekim 23, 2005

Kisliklar

Uzun bir aradan sonra kalin yünle örülmüs bir hirka ve kazak ile döndüm. Hirkayi geçen yil bitirmistim ama henüz giymedim. Oldukça uzun(diz altina kadar uzaniyor) bir hirka oldugundan kolay bitmemisti. Sarkmasin ve genislemesin diye biraz toplayan bir örnek seçtim.


Bu da en son bitirdigim isim. Kazagimin yünü çok sevdigim bir arkadasimin hediyesi, o da ayni kalinlikta ve fistik yesili. Çok zevkle ördügüm ve çabuk bitirdigim bir is oldu. Soguk günlerde ve fularla kullanmak istedigimden yarim balikçi yaka tercih ettim.

Selanik örnegi

Münevver Hanim'in istegi üzerine Selanik örnegini anlatmaya çalisacagim. Bu örgü iki degisik sekilde örülebiliyor, ben ikisini de anlatacagim. Küçük bir parça olarak örülüp denenerek daha kolay gelen yöntemin uygulanmasini tavsiye ederim.
1. Yöntem:
Tek sayida ilmek üzerine çalisilir. Ilk sira 1 kenar ilmek,*1 düz 1 ters*1 düz, 1 kenar ilmek.
2. sira: 1 kenar ilmek, *1 ters, 1 düz örmeden alinir ve sisin üzerine 1 dolama yapilir, 1 ters, 1 düz örmeden alinir ve sisin üzerine 1 dolama yapilir* 1 ters, 1 kenar ilmek.
3. sira: 1 kenar ilmek,*1 düz örmeden ve sisin üzerine dolama yapilarak alinir, önceki sirada örmeden alinan ilmek üzerindeki dolama ile birlikte ters olarak örülür* 1 düz örmeden sisin üzerine dolama yapilarak alinir, 1 kenar ilmek.
2. ve 3. sira sürekli örülür.
2. Yöntem:
Tek sayida ilmek üzerine çalisilir. Ilk sira 1 kenar ilmek,*1 düz 1 ters*1 düz, 1 kenar ilmek.
2. sira: 1 kenar ilmek, * 1 düz, 1 çift ilmek( sisteki ilmege degil de bir alttaki siraya batip düz örüyoruz)* 1 düz, 1 kenar ilmek.
3. sira: 1 kenar ilmek, *1 çift ilmek, 1 düz* 1 çift ilmek, 1 kenar ilmek.
2. ve 3. sira sürekli tekrar edilir.
(* larin arasindaki islemler sürekli tekrar edilir, son 2 ilmegin biri yazildigi gibi, digeri kenar ilmek olarak örülür. )
Umarim anlatabilmisimdir.